Adana Müteahhitler Birliği Başkanı Haydar Çakıroğlu; Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen iki büyük depremle ilgili Adana Müteahhitler Birliği Şube binasında basın toplantısı düzenledi.

Çakıroğlu sözlerine deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yakınları başta olmak üzere ülkemize başsağlığı, yaralı yurttaşlarımıza acil şifalar dileyerek başladı.

6 Şubat 2023 günü sabaha karşı saat 4.17’de ve öğlen 13.24’de meydana gelen Kahramanmaraş, Pazarcık ve Elbistan merkezli depremler ve artçılarının; 11 ilimizde büyük yıkımlara, hasarlara yol açtığını söyleyen Çakıroğlu, depremlerin büyük bir yıkım yaratarak 45 binin üzerinde insanımızın ölümüne, yüz binin üzerinde vatandaşımızın yaralanmasına, binlerce insanın da evsiz kalmasına neden olduğunu ifade etti.

YIKILAN BİNALAR YAPI DENETİM SİSTEMİ GÖRMEMİŞ

Ülkemizin ve Adana’nın bir deprem bölgesi olduğunu, bu gerçekle yaşamaya mecbur oldukları sözlerine ekleyen Çakıroğlu; “Adana’da yıkılan 14 binanın tamamı 1999 yılından önce yapılan binalar. Bu binaları yapan veya yaptıranın kabahati sorgulanabilir mi? Tabii ki hayır. Keza yapı denetim kanunu 2001 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu tarihten önce yapılan inşaatlar sadece şantiyede denetlenmiş ve yapı denetim sistemi görmemiş olarak yapılan binalardır. O yüzden 100 yılın sorumluluğunu biz müteahhitlerin üstüne atmayınız” diye konuştu.

Ama, Çakıroğlu o binaları yapanların da müteahhitler olduğunu göz ardı etti. Pes yani. 

MÜTEAAHHİT TAAHHÜT EDEN DEMEKTİR    

Yapı üretiminde tüm yapım kurallarını ve teknik şartları, üniversiteler, ilgili bakanlıklar ve belediyelerin belirlediğini, yapı ruhsatlarını da ilgili belediyelerin verdiğini ifade eden Haydar Çakıroğlu, “Müteahhidin taahhüdü; yapılacak inşaatın kurallara ve belediyelerin verdiği ruhsata göre inşa edileceğine dair verilen taahhüttür. Bu taahhüt, arsa sahibine veya özel sektöre veriliyor gibi görünse de aslında, işini doğru yapabilmek ve mili servet anlamında devletimize verilen taahhütlerdir. Son olarak, gerekli bilgi, tecrübe ve eğitimi olmayanların müteahhit olmasına izin verilmemeli. Ülkemizde herkes müteahhit olabiliyor. Hal böyle olunca işlerini iyi yapmayıp, takip de etmeyince sonuçları maalesef felaketle sonuçlanıyor” dedi.