Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen depremzedeler için var olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmadan teminat adı altında şahsi hesabına para yatırtarak piyasayı yaklaşık 50 milyon lira dolandırdığı iddiası ile tutuklanan Yüreğir eski Kaymakamı Mustafa Kılıç ile dolandırıcılık olaylarına karıştıkları iddia edilen ve kendisini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın danışmanı ve AK Parti’de görevli olarak tanıttığı öne sürülen Özgür Akgül ve tutuksuz Paşa Yaşar’ın yargılanmalarına başlandı. Eski Kaymakam Kılıç, mahkemeye, kendisini tahliye etmeleri halinde müştekilerin zararlarını karşılayacağı teklifinde bulundu.

Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kısa süre önce yapılan ilk duruşmaya Sakarya 3 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Yüreğir eski Kaymakamı Mustafa Kılıç, Adana Suluca L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olan Özgür Akgül SEGBİS sistemi ile katıldı. Tutuksuz sanık Paşa Yaşar ile çok sayıda dolandırılan firma sahibinin de katıldığı duruşmada kaymakamlıktan ihraç edilen Mustafa Kılıç ile diğer sanıklar savunmalarını yaptı.

‘GÖZLÜĞÜM OLMADIĞI İÇİN BİLMEDEN İMZALADIM’

“Kamu Kurum ve Kuruluşları, vb.Tüzel Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık” suçlarından 160 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması istenen Kılıç,  Sulh Ceza Mahkemesi’nde verdiği savunmasını kabul ederken, emniyet ve savcılıktaki ifadelerinin ise eksik yazıldığını iddia etti, “Ne söylediysem tam olarak yazmadılar, o zaman gözlüğüm de yoktu bilmeden imzaladım” dedi.  Gözaltına alınmasının yasaya aykırı olduğunu ifade eden Kılıç, kendisini şöyle savundu:

“Ben soruşturma aşamasında gözaltına alındığımda Yüreğir Kaymakamlığı'ndan açığa alınmıştım, maaşım da oradan yatıyordu, ben o tarihte kaymakam statüsünde bulunduğum için 4483 ve 3628 Sayılı Yasa uyarınca üzerime atılı suçlardan soruşturma yürütülebilmesi için kesinlikle ama kesinlikle soruşturma izni gereklidir, kanun dolanmak suretiyle çete ve örgüt iddialarıyla gözaltına alınmam usul ve yasaya tamamen aykırıdır. Gözaltına alınmam ve tutuklanmam konusunda da yapılan işlemler bu nedenle usulsüzdür. Bu nedenle hakkımda soruşturma izni yapılmaksızın yapılan yargılamada bu eksikliliğin giderilmesi amacıyla durma kararı verilmesini ve tahliyemi talep ediyorum.”

Mahkeme heyeti, eski Kaymakam Kılıç’ın davanın durdurulması talebini red ederek duruşmaya devam edildi. Kılıç, savunmasında şunları söyledi:

‘VAKFIN TÜM HESAPLARI BENİM ADIMA KAYITLIDIR’

“ 12/09/2022 yılında Yüreğir kaymakamı olarak atandım, 14/07/2023 tarihinde açığa alındım, iddianamede anlatılan olayların yaşandığı tarihte kaymakam olarak görevdeydim. Yüreğir Sosyal ve Yardımlaşma Derneğinin kaymakam olduğumdan doğal başkanıyım, vakıfla ilgili yetkiler yasa gereği bana aittir. O tarihte iddianamede bahsedilen kuru gıda alım ihalesi diye bir ihale vardı. Çünkü o dönemde 11 tane ili kapsayarak şekilde deprem olmuştu. Vakıf kapsamında da 100.000'den fazla maddi durumu iyi olmayan şahısla ilgili dosyalar vardı, yıl içerisinde 3 kez alım yapmayı planlıyordum. Bu kapsamda da firmalara sözleşmeleri ve belgeleri verdim, teknik şartnameleri ve ihtiyaç listelerini de verdim, ardından kendilerine ilk alım yapıldığı ve fatura kesildikten itibaren teminat bedellerinin iade edileceğini söyledim. Vakfın bu konu ile ilgili bir hesabı yoktur, vakfın tüm hesapları benim adıma kayıtlıdır. Paraların yatırılmasını istediğim hesap benim şahsi hesabımdı, ben bile bile oraya teminat bedeli olarak yazdırdım. Gelen tüm firma sahiplerine buranın şahsi hesabının olduğunu, vakıf hesabına yatınca içerideki memurların da bu alımı öğrendiğini ve konunun dışarıya sızdırıldığını, bu nedenle de alım yapılacak firmanın belirlenmesi noktasında siyasilerden baskı yediğini bu nedenle şahsi ibanıma para yatırmaları gerektiğini söyledim. Vakfın diğer hesaplarının da benim adıma olduğunu söyledim.

‘VALİ BEY ALIMLARI DURDUR DEYİNCE DURDURDUM’

Diğer sanık Özgür Akgül benim geçmişte görev yaptığım bir yerde tanıştığım bir dostumun yakını idi. Adana'ya ilk tayin olduğumda hayırlı olsun ziyareti için yanıma gelmişti. Özgür bana savunma sanayi şirketi olduğunu söylemişti, çok fazla araştırma ihtiyacı da hissetmedim. Özgür'e böyle bir ihale yapılacağını, tanıdığı düzgün firmalar varsa yönlendirmesini söyledim. O da tanıdığı birkaç firmaya haber göndererek bu kapsamda görüşmeye yanıma geldiler. Özgür kendi getirdiği firmaların görüşmelerinde yer almıştı. Diğer sanık Paşa Yaşar'ı da Özgür bey getirmişti. O da bu ihaleden haberdardı, almak isteyen kişilerdendi, teminat bedeli yatırmıştı, onun suçla ve suçlamayla bir alakası yoktur, o da firma sahiplerinden birisiydi. Ben birden fazla firmadan teminat bedeli almamın gerekçesi yaklaşık 3 parçada 400.000.000 TL civarında alım yapacaktım, bu alımlar 5.000.000 TL'ye kadar doğrudan temin yoluyla olacağı için ben de vakıf başkanı olduğumdan ihale yetkisi bendeydi. Bu nedenle farklı farklı firmalardan teminat bedellerini aldım, benim alımları durdurmak gibi bir niyetim yoktu, ancak gözaltına alınmadan hemen önce vali bey alımları durduruyorsun Mustafa deyince alımları durdurmak zorunda kaldım.”

‘NESİNE.COM’DAN HESAP AÇTIM’

MASAK raporundaki para hareketlerinin sorulması üzerine sanık Yüreğir eski Kaymakamı Kılıç, “Benim hesaplarımda Paribu isimli firmaya kendi hesabımdan gönderilen 35.187.660 TL parayı insanların teminat bedelleri. Hesabımda teminat bedeli olarak durduğundan zarar ettiği için Paribu hesabımdan Tether olarak bilinen dolar coininden aldım. Bunu ödeme yaparken zarar etmemeleri isteğimdendir. Binance de yine kripto para platformudur. Buraya da para göndermemin amacı insanların zarar etmemesi düşüncemdendir. Nesine.com adlı siteye yatan para ise anlık fast limitim 20.000 TL olduğu için farklı bankalardan da hesap açtırmam gerekiyordu. Bu nedenle nesine.com adlı sitede hesap açtım, akşam, gece vakti ani transfer gerektiğinde de oradaki hesabımı kullandım. Ben teminat bedellerini iade edeceğimi söylediğim için zarar etmesinler diye dolar ve diğer yatırım araçlarına bu nedenle dönüştürdüm” dedi.

Dolandırıldığı iddia edilen firma sahipleri ile tanıkların dinlenmesinin ardından tekrar söz hakkı verilen Yüreğir eski Kaymakamı Kılıç, mahkeme heyetinden müştekilerin zararlarını ödeyebilmek için tahliyesini istedi. Kılıç, “Ben kesinlikle kimseyi dolandırmadım, evde 4 tane çocuğum vardır, sözleşme imzaladım, hile yoktur, kimseye karşı bir suç işlemedim, ben kimseyi kandırmadım, tahliye olduğum zaman müştekilerin zararını karşılayacağım, tahliye olmazsam zararı karşılayamam, uygun görülecek bir adli kontrol tedbiri ile tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum” dedi.