Gazeteci Mehmet Uluğtürkan’ın İstanbul Kitap Fuarı’ndaki imza günü büyük ilgi gördü. Yazdığı Kurtuluş Savaşı romanlarını İnkılap Kitabevi’nin standında okurlarıyla buluşturan Uluğtürkan’ın yeni çıkan Rüsumat adlı romanı Milli Mücadele yıllarında Sovyetler Birliği’nden temin edilen silah ve cephaneyi Karadeniz üzerinden Anadolu’ya taşıyangemi ve etrafında yaşananları anlatıyor.  

İnkılâp Kitabevi imzasıyla raflarda yerini alan ‘Kurtuluşun Hayalet Gemisi’ Rüsumat, Anadolu halkının cesaretine dair destansı bir anlatı sunuyor. Mehmet Uluğtürkan, Millî Mücadele’nin heyecan dolu günlerini, denizde düşman zırhlılarıyla kovalamacalar yaşayan ve önce batırılıp sonra tekrar yüzdürülen Rüsumat isimli geminin fantastik hikâyesini roman kurgusu içerisinde sayfalara taşıyor.
 
Rüsumat adlı geminin Karadeniz’deki mühimmat taşıma seferlerinin yanı sıra dönemi de anlatan roman, Uluğtürkan’ınçok satanlar listesine giren “Madalyasız” ve “Kayıp Sancak”tan sonra üçüncü kitabı olarak okuyucuyla buluşuyor. Fahri Pelit’in her bölüm başına çizdiği karakalem resimlerin de yer aldığı Rüsumat, Milii Mücadele’nin az bilinen deniz cephesine heyecan dolu bir pencere açıyor.
 
Mehmet Uluğtürkan’ın Kurtuluş Savaşı romanı Rüsumat’ınarka kapak yazısı şöyle: 
 
Kurtuluş Savaşı’nın en şiddetli günleri…
Sorun kısıtlı mühimmat.
Cephede işgalciler, içeride düşmanın işbirlikçileriyle mücadele eden Mustafa Kemal, milletlerarası siyaset arenasında ustaca bir hamleyle Sovyetler’i mühimmat yardımına ikna eder.
Ancak bu yardımlar, düşman donanmasının kol gezdiği Karadeniz’i geçip Anadolu’ya nasıl getirilecekti?
Korkusuz bir zabitin komuta ettiği yaşlı ama inatçı gümrük teknesi bir hayalet gemiye nasıl dönüşecekti?
Cesur askerlerin ve civanmert Karadeniz uşaklarının gayretleriyle, kâh kendini batıran kâh yeniden yüzdüren efsane gemi savaşın kaderini nasıl etkileyecekti?
Çok satanlar listesine Madalyasız ve Kayıp Sancak eserleriyle giren Mehmet Uluğtürkan, yeni tarihi romanı Rüsumat ile Millî Mücadele’nin az bilinen deniz cephesine heyecan dolu bir pencere açıyor…