Ülkemizde ev sahibi olmak isteyen ancak yüksek konut fiyatları ve kredi faiz oranları nedeniyle zorlanan vatandaşlar için devlet destekli İlk Evim kampanyası büyük bir fırsat sunuyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın açıklamalarıyla gündeme gelen bu kampanya, özellikle ilk kez ev alacakları hedef alıyor. 1.20'lik düşük faiz oranıyla dikkat çeken bu kredi imkanı, dar gelirli vatandaşların ev sahibi olma hayallerini gerçeğe dönüştürmeyi amaçlıyor...
Düşük Gelirli İlk Kez Ev Sahibi Olacaklara Verilecek
İlk Evim kampanyası, ilk kez ev sahibi olacak vatandaşlara yöneliktir. Henüz başvuru detayları tam olarak netleşmese de, geçmişte benzer kampanyalarda olduğu gibi, başvuru sahiplerinin ev sahibi olmamış olmaları ve alacakları taşınmazın bulunduğu şehirde son bir yıl içinde konut satmamış olmaları gerekiyor. Ayrıca, satın alınan konutta belli bir süre oturma zorunluluğu gibi ek şartlar da getirilebilir...
Faiz Oranları ve Kredi Vadesi
Kampanya kapsamında sunulan konut kredisi, %1.20 gibi rekabetçi bir faiz oranına sahiptir. Bu oran, piyasadaki diğer konut kredilerine kıyasla oldukça düşüktür ve böylece aylık ödemeler daha ulaşılabilir hale gelir. Kredi vadesi ise önceki kampanyalara benzer şekilde, 120 aydan başlayıp 180 ay (15 yıl) gibi uzun sürelerde de belirlenebilir. Bu uzun vade seçeneği, ödemeleri daha da kolaylaştırarak, daha fazla vatandaşın ev sahibi olabilmesine olanak tanır.
Kimler Faydalanabilir?
İlk Evim kredisi, sadece ilk kez ev alacak kişilere sunulmaktadır. Bu, halihazırda evi olan ya da daha önce ev sahibi olmuş kişilerin bu krediden faydalanamayacağı anlamına gelir. Kampanya, özellikle genç aileleri ve ev sahibi olmayı hayal eden dar gelirli grupları hedeflemektedir. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kampanyanın sadece düşük faizli kredi sunmakla kalmayıp, aynı zamanda konut arzını artırarak konut fiyatlarının dengelenmesine de katkı sağlayacağını belirtti. Yılmaz, konut sahipliğini sadece kredi odaklı değil, aynı zamanda arz ve talep dengesi çerçevesinde ele almanın önemini vurguladı. Bu yaklaşım, konut piyasasını daha sağlıklı bir yapıya kavuşturmayı amaçlamaktadır.
